Babil Pili

Sene 1938...Avusturyalı Arkeolog Dr. Wilhelm Konig yaptığı kazılardan birinde 15 cm yüksekliğinde, parlak sarı renkte ve kilden yapılmış bir çömlek buldu. Çömlek bir düzenek gibiydi. İçinde bakır levhadan yapılmış, 3.81 cm. çapında ve 5 cm. yüksekliğinde bir silindir vardı. Cismin bir enerji kaynağı olması için yapıldığı hemen anlaşılıyordu. Bu yüzden 19. yüzyılda yapılmış ilkel bir pil olduğu düşünülmüştü. Ancak yapılan testler çömlek ve içindeki düzeneğin 2000 yıllık olduğunu ortaya çıkarttı! 2000 yıl önce, elektrik ve elektroniğe bağlı bir teknoloji yokken bu pili kimler ne için yapmıştı ve ne amaçla kullanmışlardı? Bu sorular hala cevabını arıyor. Pil ise Bağdat Müzesi'nde sergileniyor ve M.Ö. 248 tarihiyle ilişkilendiriliyor. Her ne kadar bu tarih de eski bir dönem olsa da, bazı araştırmacılar söz konusu çömleğin sahip olduğu teknolojinin Sümerlere kadar uzandığı noktasında birleşiyor. Bu da Babil Pili olarak nitelendirilen bu cismin ilk defa M.Ö. 2000'li yıllarda geliştirildiği yönünde bir teori ortaya koyuyor. Peki madem böyle bir teknoloji antik çağda vardı, insanlığın elektriği bir yaşam biçimi haline dönüştürmesi neden 4000 yıl sürdü? O dört bin yıl boyunca çömleklerde enerji saklanmadı da neden kebap yapıldı?

Dandera Işığı

Antik çağlarda elektirik teknolojisinin var olduğuna işaret eden bir başka unsur da Dandera Işığı'dır. Antik Mısır'da Dendera olarak adlandırılan bölgede, geç ptolemik dönemden kalma Hathor Tapınağı'nın farklı yerlerinde Eski Mısır uzmanlarının bir türlü geleneksel dinsel-mit terimiyle açıklayamadıkları garip duvar resimleri vardır. İlk bakışta bir bilim kurgu şakası olduğu izlenimi veren hiyeroglif ve resimler açık bir şekilde antik Mısır'da ampul kullanıldığını ortaya koymaktadır. İsveçli mühendis Henry Kjellson, "Forvunen Teknik/Kayıp Teknoloji" adlı kitabında bu simgeleri detaylı bir şekilde incelemiştir. Hiyeroglifte temsili olarak çizilen cismin, açık bir şekilde elektrik ışığı ile aydınlatma sağlayan bir ampul olduğunu incelemesinde yazan Kjellson'a göre Dandera ışığı modern ampullerin atası konumundadır. Aslında Dandera ışığı, Mısır piramitlerinin yapımıyla ilgili bir sırrı da açığa kavuşturmaktadır. Piramit araştırmacıları için en büyük soru şudur; piramitlerin içerisindeki tüneller sış yapı tamamlandıktan sonra şekillendirilmiş ve süslenmiştir. Son derece karanlık olan Piramitlerin iç kısmında bu işleri yapabilmek, ancak suni bir ışık kaynağıyla mümkündür. Bir meşale kullanmak intihar etmekle eşdeğerdir çünkü, ateşin çıkardığı duman ile mücadele etmek imkansızdır. Bu durum araştırmacılar tarafından test edilmiş ve meşale ile bu işin yapılamayacağı görülmüştür. Gaz lambası derseniz, ilk örneği 9. yüzyılda görülen gaz lambaları antik Mısır'da hiç kullanılmamıştır. Kullanıldığına dair bir bulgu da yoktur. Dandera ışığının sembolize edildiği lotus çiçeği ve yılan antik Mısır'da ; "verimlilik" anlamına gelmektedir. Bir çok bilim adamı Dandera ışığını bir antik Mısır büyüsü olarak tanımlamak istese de, Dandera ışığının tasviri teknolojik bir model olarak görülmektedir. Edison ve Tesla'nın kemiklerini sızlar mı bilmiyoruz ama sanki antik Mısır, elektrik ışığına ilk göz kırpan medeniyetmiş gibi duruyor.

Antikyhera Makinesi

20. yüzyılın hemen başında Yunanlı bir grup sünger avcısı tarafından Antikyhera adlı küçük bir adanın yakınında inanılmaz bir keşif yapıldı! Antik bir geminin kalıntıları arasında modern makinelere benzeyen bir cisim duruyordu. M.Ö. 50 yılından kaldığı düşünülen cisim, Atina Müzesi'nde yerini aldığında antik bir saat olduğu tahmin ediliyordu. Günümüzde kullandığımız modern saatlerin zembereğini andıran bir düzeneğe sahip olan cisim 1958'de yeniden incelemeye alındı. Bir çok dişliye ve hatta bir de fana sahip olan cisim "makine" olarak tanımlandı. Dişlilerin çalışması sonucunda Ay'ın ve Güneş'in hareketleri hesaplayabildiği anlaşılan Antikyhera makinesi, yıldızların geçmişteki ve gelecekteki konumlarını gösteriyordu! Nasa'nın bu makinenin çalışma prensibinden yola çıkarak, bir çok araştırmasında başarılı sonuçlar aldığı bilinir. Soru şu; bu makineyi yapabilecek kadar yüksek teknolojik bilgiyi milattan önce kimler nasıl elde etti? Elde etti de mutlu oldu mu, işine yaradı mı?