New York Stony Brook Üniversitesi doktoru Sam Parnia'nın yaptığı araştırma; ''Bir ışık gördüm, bana 'gel... gel...' diyordu.'' cümlesinden çok daha ötesini ortaya koyuyor.

2011 yılında gerçekleşen bir olay, Doktor Sam Parnia ve ekibini böyle bir araştırma yapmaya itmiş. İsmi açıklanmayan 57 yaşındaki İngiliz işçi, çalışırken aniden yere yığılmasının ardından Southampton Hastanesi'ne kaldırıldı. Operasyonu yürüten doktorların hastaya sonda takmaları esnasında hasta kalp krizi geçirdi ve beynine oksijen gitmemeye başladı. Vücut fonksiyonları duran İngiliz işçi, 3 dakikalığına öldü. Beyin fonksiyonları duran hastayı yeniden hayata döndürmek için, acilen elektroşok cihazı devreye sokuldu. Üçüncü dakikanın sonunda İngiliz işçi, yeniden hayattaydı.

Kalbi duran hastaların yalnızca 'sının hayata geri dönebildiğini göz önünde bulundurursak, doktorların ne kadar hızlı ve başarılı bir operasyon yürüttüğünü de anlamış oluruz. Ancak bu operasyonun başarısından daha heyecan verici olan, hastanın tıbbi olarak ölü kabul edildiği anda gördükleri ve duydukları olsa gerek. Beyne kan gitmediğinde bilincin kapandığını ve görme, duyma gibi yetilerin çalışmadığını söyleyen tıbbi gerçeklerin aksine, hasta 3 dakika boyunca yaşadıklarını net bir şekilde hatırlıyordu.

Operasyonun ardından kendine geldiğinde, üç dakika boyunca neler gördüğü ve hissettiği ile ilgili konuşan hasta; doktorun komutlarını biraz mekanik bir sesle de olsa net bir şekilde duyduğunu ifade etti.

Vücudundan ayrılıp, odanın içindekilere dışarıdan bakabildiğini iddia eden hasta, kapının dibinde duran bir kadının olduğunu ve ona güven duyduğunu söyledi. ''Orada duruyordu, neden bilmiyorum ama ona güvenebileceğimi hissettim. Beni çağırıyordu, ama neden çağırdığını da bilmiyorum... Hemen ardından gördüğüm şey ise başımda bana eğilmiş halde duran hemşireler ve doktordu.'' Doktorların ve hemşirelerin görgü tanıklığı, kapının köşesinde herhangi bir kadının olmadığına yönelik!

Sam Parnia ve başında olduğu operasyon ekibi, 4 yıl boyunca üniversite hastanesine gelen yaklaşık 2000 kalp krizi vakasının 'sında hastaları hayata döndürmeyi başardılar. Bu hastaların 101'i (hayata döndürdükleri her 3 hastadan biri) ile sonrasında görüşmeler gerçekleştiren ekip, bu 3-4 dakikalık ölüm hali esnasında hastaların birbirinden farklı 7 konsept yaşadıklarını gözlemledi.